SEÇİMLERDE iktidar bloku neleri anlatarak oy isteyecek? Muhalefet partileri neleri anlatarak iktidarı eleştirecek?
Bunlar çok ama çok önemli ama o kadar etkili değil, etkisi sınırlı.
Çünkü kutuplaşma çok geniş seçmen kitlelerini yerlerine adeta perçinlemiştir. Prof. Tanju Tosun’a göre, seçmenlerin ortalama sadece yüzde 10 kadar bir bölümü parti tercihini değiştirebilmektedir.
Bunun da 6 veya 7’si sağ partiler arasında oy değiştiriyor.
Oyu en kaygan parti MHP’dir, nitekim ittifak yasasıyla kendisi için barajı kaldırttı.
SAĞDAKİ DURUM
Kutuplaşma maalesef yelpazeyi fazla katılaştırmıştır ama yine de 50 milyon seçmenden kabaca 5 milyonu oy değiştirebiliyor. Bunun kabaca 3.5 milyonu sağ partiler arasında dolaşıyor.
Araştırmacı İbrahim Uslu’nun “beyaz sağ seçmen” kavramı bu olguyla örtüşüyor. Yüzde 10 civarındaki “beyaz sağ” seçmen eğitimli ve kentlidir. Demokrasi ve hukuk onlar için ideolojiden önemlidir. AK Parti ve MHP oylarının toplamı yüzde 60 olduğu halde, referandumda “hayır” diyerek 49-51 sonucunu onlar sağladı.
Bu yapısal tablo CHP’nin genişlemesinin niye zor olduğunu da ortaya koyuyor. Onun için CHP ideoloji yerine kuvvetler ayrılığı, hukuk gibi kavramları öne çıkarmaya çalışıyor.
Sağdaki değişkenlik, İYİ Parti ile Saadet Partisi’nin bu seçimlerdeki önemini gösteriyor. Kendilerini anlatabilecek ortama ve imkânlara sahip olabilirlerse iktidar blokunun mevcut oylarının bir kısmını da çekebilirler.
AK PARTİ’NİN GÜCÜ
Herhalde AK Parti ve karizmatik lideri Erdoğan en geniş, en sadık tabana sahiptir. Seçimlerde kamu gücünü kullanması bir yana, dün parti sözcüsü Mahir Ünal’ın söylediği gibi “AK Parti’nin 2 milyonun üzerinde teşkilat mensubu” ve “11 milyon üyesi” dinamik bir kampanya yürütecek, yine Mahir Ünal’ın belirttiği gibi sosyal medyayı da etkin bir şekilde kullanacaktır.
AK Parti’nin medya gücü ise, 1950’den beri hiçbir iktidarın görmediği çaptadır.
Ancak bu muazzam propaganda gücünün dayanağı gibi sınırı da kutuplaşmadır; öbür kutuptakilerin ancak sınırlı bir kısmını etkileyebilir. Sağdaki akışkan “yüzde 10”dan birkaç puan alması bile çok önemlidir.
MUHAFAZAKÂR KÜRTLER
Referandumda “muhafazakâr Kürtler” Erdoğan’a oy vererek “evet”lerin yüzde 50’yi geçmesini sağlamışlardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşmasında bütün Türkiye’ye teşekkür ederken şunları söylemişti:
“Verilen tüm oylar önemlidir ama özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizdeki oyların ayrıca önemli olduğunu da burada vurgulamak isterim... Bu bölgelerimizdeki tüm illerde 10 ila 20 puanlık artışlar olduğunu görüyoruz... Bu bölgelerimizdeki vatandaşlarımıza tercihlerini ülkemizin birliğinden, beraberliğinden, kardeşlikten yana kullandıkları için hassaten şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum.”
24 Haziran’da bu oyların şu veya bu oranda iktidar blokuna gitmeyeceği yolunda yorumlar var. Muhafazakâr Hüda-Par’ın Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun haftaya Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile görüşecek olması anlamlıdır, zira Hüda-Par referandumda evet demişti.
Neticede, seçimler kimse için çantada keklik değil. Onun için Cumhurbaşkanı Erdoğan partisine dün “her zamankinden fazla çalışın” diye talimat verdi.
Bu akşam CNN Türk’te saat 20.30’da Eğrisi Doğrusu programında konuklarım Ege Üniversitesi’nden Prof. Dr. Tanju Tosun ve Dicle Üniversitesi’nden Doç. Dr. Vahap Coşkun’la bu konuları konuşacağız
Yorumlar
Yorum Gönder